Yürüyüş

Kurumuş başak sapları  kopararakÇiçek yaprakları topluyorsun tek tekRüzgarın sesini dinliyorsun hışırdayan yapraklardaYeşil denizlerine yolcusun buğday tarlalarının Yıllar önceyeİlkyaz gecelerinin firar sıcaklığına Aman vermiyor soğuk Bir gülüş yerleştiriyor dudaklarına militan ruhunMutlusun öylesineYarıp çıkmışsın kuşatmayı ,yollar kesilmişPeşinde  gölgesiz  gölgelerYıldızlar yağıyor üzerine,ışık çemberindesinAteşin göğsüne uçuyor göklerin atlılarıYakalanırsan bir ihtimal

Yaşanan

“ Yaşamı bir yara gibi karşıladım Ve intiharın yarayı iyileştirmesini yasakladım” Laute’rmont Usul usul ne konuşuyorsun öyleEğip omzuma başınıYirmi yıl ötelerdenTedirgin,ürkek…anlatacak anıların olmalı Sardunya sabahlarına vurup kendiniBir dal hayal çiçeği iliştirip ağzınaSoluksuz koşardınEn uzun maratonunu evrenin

Sır

Aldattınız beniGüzel bir yanlışa düşürdünüzDağıldım aşkların orta yerindeRüya dumanı gibi EndişelenmeyinÇapraz kuşanıp gülüşleriniziSiyam gülleri takıyorum yakamaGeçitsiz uçurumlarınıza inat

Serenad

Bir kadını bekliyordun Issız yolların kıvrımında,yaz sağanaklarıyla Bir kadını bekliyordun Sissiz Ağustos sabahlarında Kıyısız denizlereydi yolculukların Kırmızı ışıklarda geçerdin hayatı Hangi zaman kipinde anlatılırdı,bilmezdin Firari kırlangıçların ömrü Hangi yöne savrulurdu rüzgarlar Onmaz aşkların peşinden

Sahi Siz Kimdiniz?

Yaşamasına yaşıyorumKonuşuyorum da konuşmasına Anlatamıyorum size kendimi Eski bir lehçesiyim belki hayatın. Bir ömür tükettim pembe bir şafak için Ölümü öldürmekti işimDinamitledim kentlerin zeminlerini Bir demet gülüşünüzle Katil ve kahramandım , soylu ve serseri Sinmişti üstüme bütün sıfatlarım

Menekşe Ağıdı

MutlanırımÜrkek yıldızlara dayayıp başımıDenizci masalı dinlerken akşamlarıKuşları havalandırıp upuzun kirpiklerindenYüzlerinde gezinirken gizliceUtangaç,masum Azat kabul etmez kölesi aşkınUstasıyım soylu yanlışların daÖlebilirimİncecik yerinde geceninBir yıldız serüvenindeAy sulara düşsün yeter kiGülüşüne benzeyen

Kül ve Lir

             Yollara benziyor anılar              Yürüdükçe bitmeyen              Yoruldukça uzayan              Elde değil çaresiz, dalıp dalıp gitmemek              Ram olurduk rüzgarına o aşkın Ne tuhaf Durmadan çoğalırdı yıldızlarDeğdikçe ellerimiz gökyüzüneYeşil yağmurlar yağardı Kırmızı renkli şehirlereDüş tarlasıydı sokaklarHangi duraklar aşk‘ tı , hangi meydanlar isyanNe çok şey anlatırdık birbirimize Sessiz sedasız.

Kırık Ayna

Tanıyorum seniGökyüzü haritasındanSamanyoluna komşu bir ülkedensinAynı ufkun sabahlarına uyanıyoruzAynı kumrular uçuşuyor  saçaklarımızdan. Menekşe kokuyor sokağınSuretinde secdeye duran mevsimlerdeİzini sürüyor her gece, uykusuzTakılıp kalıyor sesineYüzünde gölgelerin yorgunluğuGülüşünde baharlar gizleyenİflah olmaz bir haydut

İtiraz

KahinHangi masal ülkesinin şiiri buAklıma düşüyor ansızınZamanın en olmaz yerinde Sulara düşmüş müdür suretiUzanabilir miyim ellerineDüşlere yatsamUç diyorum tek kanadınlaYetmiş iki parçaya bölüyor kendini yürekVebalim boynuna diyorAklım yetmiyor  beylikdüzü otele gelen escort kendime

İllüzyon

Kar bulutu bir yanıBir yanı zümrüt yeşilÇam yaprağıydı saçlarıNefesi bahar yeli Ayın yanağındaydı bir eliBir eli durgun sulardaFırtınalar çıkarır, yangınlar tutuştururduAdını gülümsedim gizlice“Aşk çiçeğiyim” dediSoylu yanlışı hayatın